17 Şubat 2013 Pazar

YAŞAMA HAKKI KUTSALDIR



İnsanın saf çağından bu yana dünyanın siyasal, sosyal, kültürel ve ekonomik sürecine; bu süreç içerisinde yaşanan bireysel ve toplumsal sorunlara ve kargaşa ortamına bakıldığında insan belleğinin kabul edemeyeceği ağır olayların yaşandığı görülür.
Devletlerin devletlerle çatışması.
Toplumların toplumlarla…
Bireylerin bireylerle çatışması…
Her daim çıkar ilişkisi bağlamında gerçekleşmiştir.
Ekonomik, düşünce, inanç bağlamında çatışmalar yaşanmıştır.
Halen de yaşanmaktadır.
Afganistan, Irak, Filistin, Mısır, Suriye, Tunus, Sudan, Libya, Yemen ve benzeri ülkelerin hem kendi içinde çatışması; hem de emperyalist oyunlara kurban edilmesi sürecini yaşadık, yaşıyoruz.
Enerji sahalarını ve koridorlarını ele geçirme iştahını her devirde koruyan emperyal güçlerin taşeronluğuna soyunan iç güçler de kargaşa ve kaos ortamının tırmanmasında; terör olaylarının yaşanmasında rol oynamaktadır.
Kargaşa ve kaos ortamında en çok zarar görenler kuşkusuz savunmasız sivil halktır.
Yaşama hakkı kutsaldır.
Her koşulda bu hakka saygı duyulması gerekmektedir.
Bugün diğerine doğrultulan silahın namlusunun ve hedefe ulaşan kurşunun acımasızlığının; yarın kimi hedef alacağı belli değildir.
Patlayan bombaların, mayınların; sıkılan kurşunların; kurulan kahpe terör tuzaklarının hedefi bellidir.
Savunmasız insanlar yaşamlarını kaybetmekteler.
Acılar katlanmakta…
Adaletsizlik ve vicdansızlık insan hakları üzerine bir karabasan gibi çökmektedir.
Terörün hedef ve amacı bellidir.
Çıkarı ve amacı için kan dökmekten çekinmeyeceği açıktır.
Teröre arka çıkanlar kapitalist düzenin ağababaları olan emperyalist güçlerdir.
O güçlerin tek amacı kendi ülkelerinin çıkarlarıdır.
Çıkarları için diğerlerinin yaşamını heba etmekten çekinmezler.

6 yorum:

  1. Umurlarında değil hocam yaşam hakkının kutsallığı filan! ! Onlar ki, adları üstünde yayılmacı ! ! ! Nerede petrol var, nerede doğal kaynaklar var? Gidecek, kendisininmiş gibi alacak, her yolu deneyecek, ya borçlandıracak köle yapacak, ya Kaddafi gibi direnirse NATO ile bombalatacak..öldürecek yine köle yapacak..bunların dini, imanı para..ve o uğurda dünya savaşı çıkartmaktan bile çekinmezler...
    saygılar, selamlar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sözün özü şu cümlenizde aslında: "Onlar ki, adları üstünde yayılmacı"...
      Teşekkürler Müjde hanım.

      Sil
  2. Toplumların kendi içlerinde kaos yaşamaları, Emeperyalist güçlerin oyunlarına kurban edilmesinin önemli sebeplerinden. Ayıca böyle ülkelerin kendilerini yetersiz görüp, kurtuluşu güç odaklı devletlerde görmeleri de cabası. Oysa bir söz vardır;"Kurbanın yalakası, kasabın bıçağını yalarmış"...Ne kadar akıllı olurlarsa olsunlar, gücü elde edenler yağcılıktan, dalkavukluktan hoşlanırlar. Gün gelir yalanan o bıçak kendini kesecektir...
    Saygılar, selamlar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yorumunuz için çok teşekkür ediyorum. Kısaca ve net özetlemişsiniz Hanife hanım. Teşekkürler.

      Sil
  3. İnsanların bilinçli olup bu oyunlara gelmemesi gerekir, haçlı savaşları dahil bütün savaşlar ekonomik kökenlidir. Osmanlı Viyana`ya kadar neden dayandı. Şimdi yere göğe koyamadığımız Osmanlı bile Anadolu insanını seferden sefere hatırlamış, Anadoluyu savaş için insan kaynağı olarak görmüştür sadece. Büyük İmparatorlukların yerini büyük devletler almıştır sadece günümüzde;işleyiş aynıdır ama. Güçlü her zaman haklıdır, o halde güçlüden yana olmak gerek mantığı ile güçlü devletlerin dünyayı yeniden dizayn ederken yanında olmayı, rol kapmayı istiyoruz bu günlerde. Devlet insanlar için değil, insanlar devlet için ama insanlar bunun farkında değil. Ayrıntılarda boğulmaktan büyük resmi göremiyor kimse. Vatan sağolsun:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Her cümlesine aynen katıldığım bir güzel yorum yapmışsınız. Söylediğiniz gibi "Vatan sağ olsun". Önemli olan da budur zaten.
      Saygılar.

      Sil