29 Temmuz 2013 Pazartesi

HAMİLELER ORTALIKTA GÖRÜNMESİN


Ruhunda hoşgörü duyguları çoktan aşınmış. Ne bir gökkuşağının renklerini görebiliyor ne de mavi dalgalarda menevişlenen yaşamın varlığını. Her daim derin bir memnuniyetsizlik içinde bocalıyor. Anlamsız öfke alevleriyle varlığını sürdürmeye çalışıyor. Işığın renklerini ve aydınlık geleceği görmeyi denese. Mavimsi gökyüzünde güneş ışınlarının yelpaze gibi açılmasını. Uzaklarda kavruk yüzleriyle geleceğine sahip çıkmaya çalışanları. Sabırla anlamayı dinlemeyi.  Lakin zor görünüyor tüm bunları yapması.
Eğer kendi düşüncesine destek verenler var ise onlara teşekkür ediyor. Yok eğer karşı çıkanlar var ise, bunun fikir ve düşünceye saygı; açıklanan fikir ve düşünceye katılıp katılmama; benimseyip benimsememe bağlamında demokratik bir davranış biçimi olduğunu bir türlü kabul etmiyor. Oysa ki belirtilen ya da açıklanan bir düşünceyi aklının ve mantığının süzgecinde tartan biri, beyan edilen düşünceye katılır ya da katılmaz. Bunun kime ne zararı var. Sen başka düşünürsün diğeri daha başka. İnsan hakları, düşünce ve fikir hürriyeti diye uluslararası camianın ve demokrasiyle yönetilen, insan onuruna değer veren ülkelerin kabul ettiği kavramlar vardır.
Hep bana demenin mantığını anlamak kolay değildir. Hep bana diyenlerin düşüncelerini insan hakları ve eşitlik anlayışıyla bağdaştırmakta kolay değildir. Ve hatta mümkün değildir.
Vatandaşın biri çıkıp "tencere-tavacıları" beğenmiyor. Beğenmeyebilir. Bir diğeri çıkıp "hamileler sokaklara çıkıp gezmesinler" diyor. Devletin televizyonu ise bu açıklamayı yayınlayabiliyor. İyi ya oldu olacak kilolu kadınlar da sokağa çıkmasınlar artık ! Şimdi bu düşünceye katılmak olası mıdır? Katılan katılsın. Doğrudur diyen desin. Kimsenin düşüncesine karışmak olası değildir. Lakin bu söylemlere katılmayanlara da "de get arkadaş" denmesinin de mantığı yoktur. Nitekim açıklamanın akabinde binlerce hamile kadın ya da kadınlar sokağa çıkıp söylenenleri protesto etti. Karikatürcülere yeni bir karikatür çizme konusu doğdu.
Yani kısacası ortamı hareketlendirmenin gereği yok. İnsan sokağa çıkma hak ve özgürlüğüne sahiptir. Kendisine yakışanı giyme hakkına da sahiptir. İllaki "ben hamileyim dışarı çıkmayayım en iyisi sonra görenler ayıplar" düşüncesine  de gerek yoktur. Çok istiyorsan sen kendi akrabalarından hamile olanların sokağa çıkmasını engelle. Başkalarının sokağa çıkıp çıkmamasına karışma.

Çoktan unutulmuş, artık kullanılmayan atasözlerinden biri şu şekildedir; "on beşinde kız, ya erde ya yerde olmalı". On beşinde kız çocuklarının evlendirildiği ülkemizde "hamileler" dışarı çıkmasın denmesi kadınların sokağa çıkmasını aylarca unutturabilir. Bunun neresi mantıklıdır?

15 yorum:

  1. Hocam 'aydınlık' demişsiniz ya, bunlar aydınlıktan korkarlar, yarasa gibi karanlığı severler, karanlık inlerinde kendi gibi diğer yarasalarla koloni kurarlar, ışıkta yaşayamazlar!
    Beni ençok bu hamileler sokağa çıkmasının arkasında yatan anlam ve zihniyet ürkütüyor, tiksindiriyor, bu adam bildiğin sapık, ekşi sözlükte ağzının payını çok iyi verenler olmuş, burada ayıp olur diye tekrar edemiyorum dobra dobra hamile kadın görünce akıllarına ne geldiğini yazmışlar, bence de öyle. Normal insan hamile bir kadın görünce otobüsteyse yer verir, yok yolda görürse de aklına başka bir şey de aklına gelmez, hamile bir kadın işte...ama bunların aklına cinsellik yaşadığı geliyor bu nasıl bir sapkınlık! Nasıl bir kepazelik! Kendisi de bir hamileden çıkmadı mı? O zaman kucağında bebeği ile bir kadın da çıkmasın sokağa hatta yanında çocuğu ile de çıkmasın, o çocuk nasıl oldu adamın aklına o gelebilir! ! Velhasıl adam seksle kafayı bozmuş aslında ben sapığım, seksten başka şey düşünmem diye bağırıyor.

    offf valla yazarken sinirlerim bozuldu...
    saygılar hocam

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aydınlık geleceğimizdir. Aydınlıktan korkmamak lazım. Geleceğimizi aydınlatan ışık ve aydınlık olmadan yaşam olmaz. Ortaçağ koşulları yeterli olmasaydı insanlık gelişmiş medeniyeti simgeleyen çağlara ve günümüze ulaşamazdı. Geçmişi daha da ilerletmenin yolu insanlığa verilecek değerle gerçekleşir. Koloni kurmak, lakin aydın gelecek için olmalıdır. Kadın olmadan yaşam olmaz. Kadın olmadan insanlık değişemez, gelişemez. Kadınları dört duvar arasına sıkıştırmak yetişecek çocukları cehaletle baş başa bırakmak demektir. Kadına toplumsal kurallara zarar vermedikçe, ki bu erkekler için de geçerlidir, dokunmamak, kısıtlamamak lazım. Fikir ve düşünceye kelepçe vurulamaz. Düşünce özgürlüğü çerçevesinde, başkalarını ve toplumu incitmeden, her insan düşüncesini belirtebilir. Yeter ki içinde toplumun belli kesimlerini, ya da tamamını rencide edecek cümleler olmasın. Saygılarımla.

      Sil
  2. Çok güzel bir yazı olmuş tamamen katılıyorum hocam.Kaleminize sağlık..

    YanıtlaSil
  3. Dün halk tv,de rast geldim..programın sunucusu ayşe sucu hanım,dincilerle ilgili yaşar nuri hocaya (insanlık işte insanlarda hata yapabilir) gibi bir söz söyleyince,(sen bunu iyi niyetinden dolayı söylüyorsun,ama onlar bunu bilerek yapıyorlar,hata mata değil,kasten yapıyorlar) diyerek kızmıştı..Gerçekten de öyle..Bunların yaptıkları hata falan değil,kasten dincilik yapıyorlar..

    Hüseyin hocam yukarıda anlattığınız (fikir ve düşünceye saygı) çerçevesi dinciler için geçerli değil..Onlar sadece kendi düşüncelerinden başka düşünce tanımazlar...Yaşar hoca gayet net anlatmıştı bunu..Bilerek yapıyorlar,bilinçli yapıyorlar..Hedefleri başka..

    Elinize sağlık,çok iyi bir anlatım olmuş..İyi günler..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bilerek ve bilinçli yapıldığı düşüncesi konuyu daha da ağırlaştırmakta, önemini artırmaktadır. Yaşar Hoca öyle diyorsa mutlaka bildiği bir durum vardır. Lakin, insanların yaşam biçimine müdahaleye varacak söylemleri kabul etmek olanaksızdır. İlgili şahsın düşüncesi kendisini bağlar. Toplumun belli kesimi söylenen sözden incinmiştir. Yapılması doğru değildir bu tür davranış ve açıklamaların. Ve hiç kimseye de fayda getirmez. Toplumu öteleyici değil birleştirici olmak lazım. Bu şahısın ve benzeri düşünenlerin düşüncesi beni asla ilgilendirmiyor. Söyledikleri de üzerinde çok da fazla durulacak, dikkate alınacak bir şey değildir. İnsanlar bu yaklaşıma tepki göstermiştir. Bu da söylenenin benimsenmediğinin açık göstergesidir. Saygı ve selamlarımla iyi günler diliyorum.

      Sil
    2. Kusuruma bakmayın hocam..Her ne kadar siz bunları iyi niyetinizden dolayı söylüyor olsanız da ben sizin bu dediklerinize hiç bir şekilde katılmıyorum..Nedenlerini burada açıklamak isterdim ama bu hem uzun sürer hem size karşı bir saygısızlık olur hemde gereksiz bir tartışmanın içinde kendimizi bulur ve birbirimizin kalbini kırmış oluruz..Dediğim gibi yanlış anlamayın beni lütfen,sadece düşüncelerinize katılmıyorm..Ayrıyetten bir cevap yazmanıza da gerek yok..Bu işi fazla uzatıp birbirimizin kalbimini kırmayalım..saygılar sevgiler.iyi dileklerimle..

      Sil
    3. Saygıdeğer "Bilge Dünyamız" siz sanırım benim sizin yorumunuza verdiğim "cevabı" yanlış yorumladınız. Ben cevabımda "ilgili şahıs" derken Yaşar Hocayı değil diğer sözün sahibi "şahsı" kastediyorum. Elbette sizin yazdıklarınıza birebir katılıyorum. Hay Allah lütfen yanlış anlamayın. Kusur yok ortada. Esas kusur bende. Çünkü cevabımı açık yazmadım sanırım. Bu özellik benim cevap verme şeklim. Diğer yorumcu arkadaşlar bilirler. Bilin ki ilgili konuyu bloğuma taşıdıysam ve eleştiriyorsam, haklı eleştirisi olanlara elbette sözüm olamaz. İnanın sizin cevabımı yanlış anlamanız beni şimdi üzdü. Sayfama yorumunuzla katkıda bulunmanız beni ziyadesiyle memnun etmiştir. Yorumlarınızı bekliyorum:))) Sevgi, saygı ve selamlarımı iletiyorum.

      Sil
    4. Hüseyin hocam..sizin böyle konuşmanız,inanın beni de üzüyor..Şimdi bende (suç bende miydi) demeye başladım..:)) İnanın sizin yazılarınızı rastgele bulmuştum,özellikle de şiirleriniz gerçekten çok güzel ve anlamlılar..Tabi iş siyasete girince insanlar birbirlierini işte böyle bizim gibi yanlış anlayabiliyor..Eğer gerçekten bir hatamız varsa asıl ben sizden özür dilerim..Benim böyle düşünmemin nedeni,şu ergenekon ve balyoz gibi davalarda masum insanlara yapılan haksızlıklardı..Onlara bu eziyeti çektiren taraf,yukarda sizin bahsettiğiniz bir kısm,kesimden başka kimseler değil..Onlar bu işinde olmasalar bile bu zulümlere böyle sessiz kalabiliyorlar..Benim kızgınlığım işte o kesimin tavrınadır..Bilerek yapıyorlar kısmı ise onların beraber oldukları,destek verdikleri kesimler..Böyle sessiz kalarak bu yapılan zulümlere de bir bakıma destek veriyorlar..Ben de bu yüzden sizin bu yorumunuza katılmadığımı söyledim..Yani,asıl sizinle alakalı değil..Siz bunu iyiniyetinizden dolayı söylediniz bunu biliyorum..Bu nedenle bizimde bir kusurumuz hatamız varsa afola diyorum:)) Elbetteki sayın hocam,özellikle yeni güzel şiirlerinizi sevdiğimi ve beklediğimi belirtmek isterim.. sizede sevgi ve saygılar dilerim..

      Sil
    5. Bu güzel açıklama için size teşekkür ediyorum. Kendinizi lütfen üzmeyin. Ergenekon ve Balyoz gibi davalar da yargılanan insanların atılı suçları işlediklerine ben de inanmıyorum. Umarım bir an önce davalar sonuçlanır, beraat ederler, ailelerine bir an önce kavuşur bu insanlar. Tekrardan size teşekkür ediyor, sağlıklı, mutlu bir yaşam diliyorum. Yazılarınızı bundan böyle takip edeceğimi bilmenizi isterim. Sağlıcakla kalın.

      Sil
    6. Şimdi bu güzel sözlere teşekkür etmeden olmaz:) Aynı dilekleri sizin içinde diliyor ve teşekkür ediyorum hocam..Allah sizden razı oldun..Teşekkürler..

      Sil
  4. Hocam öyle net açıklamışsınız ki, yoruma gerek yok. Yazdıklarınıza ve düşüncenize tamamen katılıyorum. Fikrinize, gönlünüze sağlık. Kaleminiz daim olsun,
    Sayı ve selamlar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ediyorum Hanife Hanım. Saygı ve selamlarımla.

      Sil
  5. Merhaba Hüseyin bey, gerçek duygumu yazacağım bu konuda umarım yanlış anlamazsınız.. Şimdi bir densiz kalkıp densiz bir söz söylüyor (dini bir tarafı var mı yok mu bilmiyorum inşallah dini bir açıklaması yoktur ama yakışıksız bir söz oldu) böyle densiz sözleri duymak, eleştirmek, mâl etmek, hesabını sormak, demogojisini yapmak isteyen bir gurup da pusuda bekliyor..

    Ne hale geldik..TRT açıkladı canlı yayındı bizim değil onu bağlar söylediği laf dedi ama mâalesef pusudakiler anında karınlar sarıldı yada açıldı ortalara eylem yapmaya çıkıldı.. Gerçekten üzücü..Bu kadar basit olmamalı..Herneyse..

    Densiz bir laftı işte..
    Önemseyenler protesto etsin..
    Yada önemseyenler hamileyken sokağa çıkmasın.
    Bence üstünde durmaya bile değmez..

    İyi akşamlar..Tutanlara hayırlı iftarlar..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yanlış anlayacak bir durum yok saygıdeğer VuslaT kardeşim. Düşüncenize her daim saygım vardır. Toplumu germeyecek her söylenen söz dikkate alınmalıdır diye düşünüyorum. Söylediğiniz gibi söylenen sözün pek de üzerinde durmamak, dikkate almamak lazım. İlgili konuşsun dursun. Saygı ve selamlarımla.

      Sil