13 Mart 2015 Cuma

ÇANAKKALE SAVAŞLARI

Bundan 100 yıl önce 18 Mart 1915’te bizden silah ve mühimmat bakımından üstün müttefik kuvvetlerini batı’nın tam kenarında, Çanakkale’de durdurmuştuk. Çanakkale muharebelerinin en önemli sonucu, Türklerin çoğunlukta bulunduğu coğrafyayı korumuş olmasıdır. Bugünkü Türkiye’nin ve milletin varoluş sebebi buradadır.
Eğer 1915 yılında müttefikler Çanakkale’deki direnişi kırıp İstanbul’u işgal etselerdi, Osmanlı Devleti vaktinden önce sona erecek, Anadolu’da bir milli kurtuluş savaşı için şartlar gelişmemiş olacak ve belki de en önemlisi Mustafa Kemal hiç sahneye çıkamayacaktı.

Yine unutmamak gerekir ki, 1915’te Çanakkale cephesinin çökmesi durumunda Rusya yolu açılacağından, çok büyük ihtimalle çarlık rejimi ayakta kalacak ve aldığı İngiliz yardımı ile daha da güçlenerek Türkiye’nin doğusunu tamamen ele geçirecekti.
Müttefik devletlerin 1915 yılında Çanakkale’de durdurulmaları Osmanlı devletini yıkımdan korumuştur. Böylece Türk milletinin haritadan silinmesini önlemiştir. Kurtuluş Savaşı’nda da Çanakkale’den alınan güçle başarı elde edilmiştir.
Çanakkale muharebelerinde Britanya İmparatorluğu, Fransa, Hindistan, Avustralya, Yeni Zelanda, Senegal gibi ülkelerin askerleri ile savaştık.
Bu muharebelerde Türk insanı cephede ve cephe gerisinde muazzam bir direnç göstermiştir.
Çanakkale ruhu dediğimizde de bu direnç aklımıza gelmelidir.
Çanakkale muharebelerinde Mustafa kemal’in karar vericiliği ve yönetim tarzı savaşın gidişatında en önemli belirleyici rolü oynamıştır.
Mustafa Kemal’in karar vericiliği Türk askerinin inanılmaz mücadelesi ile birleşince Çanakkale geçilmez olmuştur.

 I.Dünya savaşında Türk ordusunda lojistik destek ve kuvvetler arasındaki koordinasyon eksikliği ve devasa problemler de göz önüne alındığında Mustafa Kemal önderliğinde Türk askerinin özgüveni, sabrı ve kararlılığı ile gerçek bir destan yazdığı görülür.
Çanakkale’de her iki tarafında insani açıdan büyük kayıpları olmuştur.
Bu savaşlarda özellikle ülkenin gelecek vaat eden subayları da kaybedilmiştir. Çanakkale muharebelerinin her safhasında çarpışan Türk insanı canını dişine takmış, cephane sıkıntısına rağmen saldırgan devletlerin askerlerine geçit vermemiştir.
Bu konuda en güzel örnek 57.ci alayın “Size ben taarruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve başka komutanlar gelebilir” diyen Mustafa Kemal’in emrini yerine getirmesi ve olduğu yerde düşmanla mücadele ederek şehit olmalarıdır. Bu mücadele bu emirle bütünleşen Türk askerinin tarihe altın harflerle kazıdığı başarıdır.

Türk milleti, kendi toprakları üzerinde yenilmeyeceğini ve esareti kabul etmeyeceğini bütün dünyaya kanıtlamıştır. Milli birlik ve beraberliğin büyük güçleri nasıl ezdiğini göstermiştir. Bu savaşlarda cephe gerisinde lojistik destek sağlayan, kurtuluş savaşında ise "Kağnı Kolları" oluşturan binlerce isimsiz Türk kadınının da yeri asla unutulmamalıdır.
Çanakkale savaşlarından yıllar sonra İçişleri bakanı Şükrü Kaya Çanakkale bölgesini teftişe gidecektir. Atatürk’ün yanına uğrar. Atatürk Kaya’ya şöyle der;
 "Çanakkale’yi ziyaret ettiğin zaman aziz şehitlerimizi de ziyaret edeceksin.Bu görevi yapacağına kuşkum yok!...Amma sen,dünyaya hitap edercesine konuşacaksın. Çanakkale’de yalnız bizim şehitlerimizi değil bu toprak üstünde kanlarını döken insanları da,o kahraman savaşçıları da saygıyla anacaksın!...."
 "Paşam, ben bunu yapamam. Çünkü bu sözler, ancak sizin söyleyebileceğiniz yüksek sözlerdir."
 "Söyleyeceksin!...Çanakkale’den dünyaya karşı böyle konuşacaksın, senin böyle konuşman gerekir!..."
Gece köşke gene geldiğim zaman Atatürk, elime yazılı bir kâğıt uzattı. Yapmamı istediği konuşmayı hazırlamıştı bile. Yabancı savaşçılara yapacağım konuşmanın sözcükleri şöyleydi:
“…Bu yurdun toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar!...Burada bir dost yurdun toprağındasınız. Huzur ve sessizlik içinde uyuyunuz. Sizler Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız.
Uzak diyarlardan evlatlarını savaşa gönderen anneler… Gözyaşlarınızı dindiriniz. Evlatlarınız bizim bağrımızdadır. Huzur içinde rahat rahat uyuyacaklardır. Onlar, bu toprakta canlarını verdikten sonra, artık BİZİM EVLATLARIMIZ OLMUŞLARDIR…”
O, dün yendiği uluslara karşı düşmanlık, kin beslememiş, en insanî, en uygar duygularla dostluk elini uzatmıştır.
Çanakkale’de bu vatan için toprağa düşmüş binleri saygı ile anıyorum.
”Vatan size minnettardır.”

8 yorum:

  1. Elinize sağlık hocam..Ben de fırsatını bulursam Çanakkale Savaşını en iyi anlatan bazı yazılar yayınlamayı düşünüyorum..Şimdilik araştırma yapıyorum,bilgi topluyorum..Elinize sağlık..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Araştırmanızı merakla bekleyeceğim. Yayınlandığında eminim ki çok güzel bir yazı ortaya çıkacaktır.

      Sil
  2. Merhabalar Hüseyin Hocam.

    Çanakkale Savaşları ile ilgili yaptığınız çalışmadan dolayı size teşekkürlerimi sunarım.. Çanakkale Savaşları şehitleri ile beraber yıllardır hep öksüz ve boynu bükük bırakılmıştır. Her ne kadar milletimizin dilimizin ve istikbalimizin şairi olarak bildiğimiz merhum Mehmet Akif Ersoy şehitlerimiz için yapılması gereken en güzel şeyi yapmış olsa da sadece M.Akif değil, milletçe bu şuuru idrak edip ona vakıf olmamız gerekir diye düşünüyorum.

    Bu ülke için canını dişine takarak mücadele etmiş gazilerimiz ile birlikte toprağa düşmüş tüm şehitlerimize Cenab-ı Hakk'tan rahmet diliyorum.

    Selam ve dualarımla birlikte en Güzel'e emanet olun.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba Recep Bey.
      Doğru dersiniz. Yorum için teşekkür ederim. Gerçekten her yorum yazıya katkı sağlıyor.
      Selam ve saygılarımla.

      Sil
  3. Merhabalar Hüseyin Hocam.

    Bu toprakları "VATAN" yapan, "ÇANAKKALE GEÇİLMEZ" diyen bütün şehitlerimizin aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyorum.

    Adı bilinen, bilinmeyen, kanıyla, canıyla, alın teri ve tüm kalbiyle bu vatana hizmet etmiş ve eden tüm Türk kahramanlarını ve aziz şehitlerimizi Çanakkale zaferinin 100. yılında saygı, sevgi ve rahmetle anıyorum.

    Selam ve dualarımla birlikte en Güzel'e emanet olun.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. "Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır
      Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır." demiş şair.
      Bu bağlamda uğruna on binlerin 15 inden 75 ine kadar can verdiği,
      On binlerin uğruna severek cepheye koştuğu azizi vatanın her karış toprağı
      vatan evlatlarının kanları ile sulanmıştır.
      Ey bu vatan için kara toprağa düşenler
      Vatan size minnettardır.
      Rahat uyuyun. Vatan bizlere emanettir.
      Teşekkürler Recep Hocam.
      Rahmet, saygı ve minnet ile anıyoruz o kahramanları.
      Ve diyoruz ki o kahramanlara önderlik eden
      Mustafa ,Kemal'e dil uzatan zavallılar
      Asla amacınıza ulaşamayacaksınız.
      Bu vatan evlatları göğüslerinin en müstesna yerinde Mustafa Kemal sevgisini
      hiç bir zaman eksik etmeyecektir.

      Sil
  4. Emeğinize sağlık, Hüseyin Bey. Saygılarımla.

    YanıtlaSil