28 Kasım 2012 Çarşamba

LATMOS'A DOKUNMA



Turistler neden ören yerlerini, tarihi eserlerin bulunduğu yerleri ziyaret eder?
Biz neden yurt dışına gittiğimizde, katedralleri, tarihi kalıntıları, manastırları gezeriz?
Herhalde farklı inançtaki insanların, nasıl ibadet ettiğini anlamak için değil.
Katedrallerin güzelliğini görmek için de değil.
Bu eserler dünya mimarisinin en önemli yapıtları olduğu için.
Tarihi kalıntılar yüz yıllar öncesi kültür ve yaşayışı görmemizi ve bir fikir edinmemizi sağladığı için…

Yüz yıllar öncesinden süzülüp gelen kültürel mirasları, yapıları, ören yerlerini, kalıntıları görüp de etkilenmeyen, hayran kalmayan mı var?
Antikçağda “Latmos” olarak adlandırılan “Beşparmak” dağlarına sırtını dayamış; bir zamanlar Ege Denizi’nin bir parçası olan “Bafa Gölü” çevresi, tarih öncesinden günümüze kesintisiz yerleşim bölgesi konumunda.
Helenistik ve antikçağdan kalma çok sayıda kalıntı ve tarihi eseri barındırıyor.
Binlerce yıl öncesinin mağara ve kaya çizimleri yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.

Alman arkeolog Anneliese Peschlow Bindokat’ın 1994 yılından başlayarak sürdürdüğü yüzey araştırmaları sonucunda bilim dünyasına kazandırıldı.
Bafa Gölü ile Çine Çayı Vadisi arasında ki bölgede kalmakta.
Yarısı kadın olmak üzere beş yüzün üzerinde insan figürü yer alıyor.
Kıta Avrupa’sında Buzul Çağı kaya resimlerinde ana tema av sahneleri ve av hayvanlarıydı.
Oysa Latmos Dağı eteklerinde bulunan kaya çizimlerinin içeriğinde “aile” var.
Dönemin toplumsal yaşamı ve kadın erkek ilişkisi betimlenmiş.
Latmos’ta gün yüzüne çıkarılan bu çizimler şu an tehlike altında.
Bölgede “feldspat “ocakları var.
Bölge madencilerin tehdidi altında.
Latmos (Beşparmak) Dağları’nın doğal yapısının bozulmaması ve bölgedeki kovuklarda bulunan 6-8 bin yıllık kaya resimlerinin korunması lazım.
Bu amaçla geçen günlerde İstanbul, Aydın, Muğla ve İzmir’den gelen yüzlerce kişi “Latmos’a dokunma. Kültürel mirasına sahip çık” sloganıyla yürüyüş yaptı.
Bölgenin “Milli Park” ilan edilmesi ve UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası Listesi’ne alınmasını istedi.
Anadolu on binlerce yıl öncesi insanların yaşamlarına tanıklık etmiş, insanlara kucak açmış kadim topraklara sahip.

Sadece “Latmos”  ve çevresi değil…
Tüm Anadolu topraklarında boy atmış uygarlıklara ev sahipliği yapmış bölgelerdeki tarihi eserlere ve kalıntılara sahip çıkmalıyız.
Hasankeyf’e misal.
Dicle üzerine yapılmak istenen “Ilısu” baraj gölünün altında kalacak.
Bir benzeri daha olmayan kalıntılar ve kültür değerlerimiz kaybolup gidecek.

Ormanlarımıza ve derelerimize de sahip çıkalım.
HES’lerle kelepçelenip borulara hapsedilecek dereler yok olursa bizler zararlı çıkarız.
Doğal yapı bozulur, yok olur.
Kaz Dağı (İda Dağı) eteklerinde çok uluslu “altın” arayıcılarının siyanürle zehirledikleri topraklar bizim topraklarımız.
Kesilen yüz binlerce ağaç bizim ağacımız.
Çöllerde kum tepeleri arasında bir tek canlıya rastlamanın olanaksızlığını düşünmek yeterli değil mi?





6 yorum:

  1. Biz bu topraklarda bizden önceki medeniyetlerin izlerini silmek istiyoruz,halkın büyük çoğunluğu için kalıntıların hiç bir değeri yok, hatta heykel sevmeyişimizin altında heykeli bir nevi puta tapmak olarak algılamamız yatıyor. Ben yurt dışına kaçırılanlar için hiç üzülmüyorum, hiç değilse su altında kalmaktan kurtuldular diye düşünüyorum. Nihayetinde bunlar insanlığın ortak malı:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Değil mi ama...
      Gerçekten de
      İnsan bazen düşünüyor.
      Neden heba ediliyor bunlar diye
      Geçen yıllarda
      Balıkesir tarafında
      "Allanoi" adı verilen roma döneminden kalma "şifa" merkezi
      Yapılan baraj altında kaldı.
      Kalıntılar
      Kumla kapatıldı
      Sonra
      Baraj suyu altında bırakıldı.
      Yazık değil mi.
      Bu yaklaşım
      Kabul edilebilir mi?

      Sil
  2. Aaa şimdi de oraya mı bulaştılar? Hocam bunlar zaten sanat, heykel, resim gibi şeylere karşıdır. Tarihi kıymeti, dünya mirası olması bile umurlarında olmaz..Özellikle yıkmaktan büyük zevk alacaklardır, Taliban zihniyeti!!!!!! Ya şimdi akşam akşam tepem attı yine:(((Allah cezalarını versin!..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tarihi ve kültürel değerlerimiz heba oluyor ne yazık ki..

      Sil
  3. Ben de sizden öğrendim hocam.
    Bu ne bitmek tükenmek bilmeyen kültür sanat düşmanlığıdır anlamadım ben?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de gazetede kısa bir arka sayfa haberi olarak okudum.
      Sonra nedir diye kısa bir araştırma yaptım...
      Sonuç bu maalesef.

      Sil