Emperyalizmin sorumlu olduğu küresel terör insanlığı
vuruyor. Terör ile insanları katledip, gözünü korkutmaya çalışanlar;
vicdansızdır, acımasızdır, kör cahildir, ahlâksızdır, rant avcısıdır, yalancıdır,
kibirlidir, öteki düşmanıdır, demokrasi ve özgürlük düşmanıdır.
Küresel terörden sorumlu olanların ne denli acımasız
olduğunu yapılan katliamlardan görüyoruz.
Bugün küresel terörden şikayet edenlerin, küresel
terörün yaygınlaşmasındaki rolleri
küçümsenmeyecek boyutta.
Terörden şikayet eden emperyalist ülkeler, terörden
yararlanıp var olan sistemlerini, yol haritalarını devam ettirme amacındalar.
Bırakınız küresel terörü, yaşamın her alanında
yaptıkları, yapmaya çalıştıkları ile insanlık için büyük tehlike arz ediyorlar.
Küresel ısınmanın müsebbibi de onlar. İşin şakası
yok. Atmosfere salınan devasa karbon miktarı ile küresel ısınmanın önüne
geçmenin olanağı yok. Isınma devam ettiği sürece flora ve fauna tehlike
altında.
Canlıların yaşam alanları yok edildiğinde,
insanların yaşam alanları da yok ediliyor demektir. Küresel ağababalar kendi
çıkarları için dünyayı yaşanmaz kılmaktan kaçınmıyor.
Rotatifler dönsün, egemenler daha fazla kazansın
diye fosil yakıt tüketimi doğanın döngüsünün alt üst ediyor.
Şehirlerde zehir solunuyor, kirlenen içme suları
tüketiliyor.
Kuzey Kutup buzulları eriyor. Himalayalar, Alpler
barındırdığı buzullardan kurtuluyor. Dolayısıyla denizlerdeki su seviyesi artıyor, kıyılar
yaşanabilirlikten hızla uzaklaşıyor.
Tayfunların, kasırgaların, sel baskınlarının,
heyelanların ardı arkası kesilmiyor.
Elbette suçlu egemenler, kapitalistler ve
emperyalistlerdir. Bunlar ikiyüzlü politikaları ile milyonlarca suçsuz insanın
yaşamını zora sokuyor, yok ediyor, zapturapt altına alıyor.
Akıllarda olumsuz imgeler oluşmuş durumda. Gerek
terör belası, gerekse dünyanın yaşanabilirliğinin zora girmesi milyonlarca
insanı olumsuz etkiliyor, etkileyecek.
Açlık ve susuzluk, yoksulluk ve yoksunluk, terör ve
sığınmacıların artması, ata yurdunu terk edenlerin sınırları zorlaması,
süregelen kaçış, olumsuzluklara sahne olan coğrafyalar.
İnsanın insana yaptığı zulüm. Ölüm ve yağma her
yerde. Modern yaşam tarzının benimsendiği yüzyılımızda köle pazarları, yaşam
mücadelesi veren kimsesizler. erkek egemen toplumda varlığı ile yokluğu
umursanmayan kadınlar, kızlar.
Yapılan kıyımların, ötekileştirmelerin, insanın
insana yaptıklarının kanıksanması. Ölümün doğallıktan yoksun kılınması.
Binlerce yılda süzülüp gelen kültür eserlerinin balyoz darbeleriyle yok
edilmesi. İnsana ait yeryüzü izlerinin silinmeye çalışılması.
Acıtıcı gerçeklerin yanı sıra düşündürücü gerçeklerin
yüzümüze birer tokat gibi savrulması. Boşuna dememişler "insan insanın
kurdudur" diye.
Unutulmamalıdır ki kazanılan değerler yok edilirse
insanlık yok olur. Dünya yaşanabilir olmaktan çıkar.
Kaleminize, yüreğinize sağlık Hüseyin hocam. Demişsiniz ya, küresel terörden şikayet edenler küresel terörden sorumlu olanlar. Daha nasıl açık anlatılır? Bu çelişkiyi ne yazık ki, hala görmeyen, bilmeyenler var çünkü sizin sayfanıza ulaşacak kadar eğitimli değiller. İşte birkaç tanesi bizim apartmanda oturuyor, internet yok, bilgisayar yok, olsa da tutup abuksauk siteleri okur, gelip böyle faydalı bir yazıyı okumaz. Okuyamaz. O yüzden o sorumlulara hala oy atıyor. Biliyorum da kendisi söylüyor oy attığını! Komşuyuz aynı zamanda:) Ya insanları bazı şeyler konusunda ikna etmek ne zor, ben bunu yıllardır yaşıyorum, siz, ben, yüzlerce insan yazıyoruz ama eğriyi doğruyu gösteremiyoruz, kafalar nato kafa nato mermer. Hala çok iyi yönetiliyoruz, her şey şahane! diyenler var. Mesela minicik muhabbet kuşunu hastalanınca veterinere götermeye parası olmadığını söylüyor ama sarayda oturan adama oy atıyor! Yok ben kafayı yiyeceğim.....:((
YanıtlaSilZulmü kanıksadı insanlar. Tüm coğrafyalarda olan bitenlere bakar mısınız?
SilMerhabalar Hüseyin Hocam.
YanıtlaSilKonuyu o kadar güzel bir şekilde kaleme almışınız ki, emin olun yazınızı bir solukta okudum. Gerçekleri dile getirmişsiniz. "İnsan, insanın kurdu" diyerek yaşadığımız
acı olayları olayı üç kelimede özetlemişsiniz. Öyle zannediyorum ki, kimse bu işe dur demeyecek. Hem dünyamız yaşanılır bir yer olmaktan çıkmaya devam edecek, hem de bu masum insanlar böyle vahşice katledilmeye devam edilecek.
İşimiz gerçekten Allah'a kalmıştır. Bu mazlum insanlara da, bu yaşanılır yer olmaktan çıkmaya devam eden dünyaya da Allah'tan başka kimse yardım edemez. Çünkü, insandan ümit kesilmiştir. Baksanıza hala hem insanları, hem de dünyayı felakate sürüklemede birbirleri ile adeta yarış ediyorlar.
Cenab-ı Hakk, yar ve yardımcımız olsun. Selam ve dualarımla birlikte en Güzel'e emanet olun.
Kapitalist düzenin çarklarının dönmesi zulüm ile doğru orantılı gelişiyor.
SilYüz yılladır gelişmekte olan toplumların yer altı ve yer üstü kaynaklarını, enerji kaynaklarını, madenlerini, ucuz iş gücünü kendi ülkesine pompalayanların bugün dün yaptıklarından geri kalması düşünülebilir mi? Olanaklı mıdır bu? Adamlar alışmışlar fakirin, yoksulun sırtından kazanmaya, kan ve göz yaşından nemalanmaya. Selam ve saygılar.
Sanki sözün bittiği yere hızla yaklaşmışız gibi geliyor bana sevgili Hüseyin hocam.. Zaten kulların yazdığı hiç bir din içerikli beyanlara inanmadığım için VE gün be gün bir yüce varlığın mevcudiyetine inanma ihtiyacım arttığı için, her saniyem hak edenlerin cezalandırılması için BEDDUA ederek geçmekte.. "Bir gün mutlaka".. ama keşke BUGÜN kesin olsa beklenenlerin gerçekleşeceği SON..
YanıtlaSilFarkındasın eminim, sen ben ve bu sayfaya tüm hüsnü kalp ile yorum yapanlar yani azınlık bile olamayacak kadar az olanlar, vahametin farkında.. Diğerleri?? İnsan kılığındaki pislikler???Dilerim kendi çamurlarında boğulsunlar..
Haklısınız Gülsen Hocam. Olan bitenlere alkış tutanların, insanlığın geleceğini karartanları alkışlayıp, olan bitenlere sessiz kalanlara söyleyecek söz yok. Kapitalist düzenin çarklarını kendine yontup fakir fukaranın ensesinde boza pişirenlere arka çıkan, sessiz kalanlardır bunca olayın bir bakıma müsebbibi.
SilKendi çamurunda boğulmalarını da engelleyen yine sırtında sopa eksik olmayanlardır.
Ne insanlığın ne de dünyada yaşanabilirliğinin elle tutulur bir yanı kalmadı maalesef Hüseyin Hocam. Zulüm ve zalimlik öylesine kanıksandı ki, onca dökülen kanlar, göz yaşılar, ölümler artık insan yüreğinin sızlatmıyor bile. İnsanın daha çok kazanma, daha fazla maddeye bağımlı hale gelmesi neyle ifade edilirse edilsin, ister kapitalist düzen ister emperyalist düzen diyin, insanın verdiği savaş güç savaşı. Gücü elinde bulundurma savaşı. Baş olma ve tek olma. Hal böyle iken kırmaktan dökmekten yok etmekten çekinmeyip insanlık dışı politikalar izlemesi hep bu sebeptendir.İnsanoğlu var oluşundan günümüze kadar hep aynı oluşum içinde olmuştur. Değişen zaman ve şahıslardır. Hocam emeğinize sağlık.Yine farkındalık yarattınız. Kaleminiz daimolsun. Selam ve saygılar.
YanıtlaSilDeğerli yorumunuza ekleyecek bir şey yok. Sağlam düşünce yapısı ile yapılan yorumlar yazıyı daha da anlamlı kılıyor. Selam ve saygılarımla teşekkür ediyorum.
Sil