Kimi yazıların altında okuyucu yorumlarına sıkça rastlarız. Yapılan yorumlar
okunan yazıyı algılama seçeneğine, yorumcunun bilgi düzeyine, yazarın ileri
sürdüğü fikir ve düşüncelere katılıp katılmamaya, konunun öne çıkmasına tepki
duyup duymamaya, çıkarımıza ters düşüp düşmemesine, dünya görüşümüze ve siyasi
anlayışımıza, yaşam düzeyimize göre değişir.
Günümüz teknolojisinde faydalanma olanağı bulup sanal ortamda yazı
yazanların sayısı epeyce artmış durumda. Çeşitli haber sitelerinin verdikleri
haberlerin altına okuyucular tarafından yapılan yorumlardan tutunda, çeşitli
sitelerde yazı yazan kalemşorların yazdıkları yazıların altına yapılan
yorumlara sıkça rastlanmaktadır.
Bu şekilde haber ve yazıların altına yapılan yorumlar çoğunlukla “müstear”
adla yapılmakta, gerçek hayatta söz söyleme, fikir üretme, hatta bulunduğu
ortamda kale alınma olanağı bulunmayanlar, sanal ortamı “sallama tahtası” yâda
“ nişangâh” olarak kullanmakta bir beis görmemekte. Yaptıkları yorumlar sonrası
hafiflemiş olarak günlük yaşamın hay huyuna karışıp gitmekte.
Kimi zaman “hafızayı sevmeyen”, daha doğrusu geçmişte yaşananları işine
geldiği gibi hatırlamayı seven bireyler olarak öne çıkmayı kendimizce marifet
sayarız.
Oysaki yazdıklarımızın, söylediklerimizin hafızamızda depoladığımız bilgi
kırıntılarının, yaşam tarzımızın, gelişim ve anlayış düzeyimizin bir yansıması
olduğunu aklımıza bile getirmeyiz.
Bu şekilde yazılanlar çizilenler, özellikle birbirlerini tanıyan, daha önce
bir şekilde bir arada bulunma olanağı bulmuş insanlar arasında vuku buluyor
ise, daha da derin düşünme, bir konuşup on dinleme, karşısındaki şahıslara her
halükârda bir güvensizlik ve mesafeli yaklaşımı çağrıştırmaktadır.
M.Şehmus Güzel “Abidin Dino” adlı
yapıtında “Bazı şeyleri açıklamak zordur, insanlar niye mesela otuz kişi bir
araya gelir de, neden beş tanesi arasında bir yakınlık olur da otuzu arasında
olmaz? Sonra neden o beş kişiden ikisi arasında bir arkadaşlık olur da öbürleri
arasında olmaz?” diye sormaktadır.
Değerli okuyucular;
Bu tür yorumlara ve olumsuzluklara bizlerinde aşina olduğu ve hatta üyesi
olduğumuz kimi internet sitelerinde de rastlamaktayız.
Belli bir amaç için bir araya gelmesi, bir araya gelerek çözüm üretmesi gereken,
oluşturacağı ya da önereceği fikir ve düşüncelerle bulunulan toplumun ya da
bireylerin ileri gitmesi için uğraş vermesi gereken yazar ya da kimi
yorumcuların “kısır çekişmeler” içerisinde bulunuyor olması yadırganan ve
istenmeyen bir durumdur.
Özellikle ikili görüşmelerde öne çıkan konuların, pervasızca topluma açık
internet sitelerinde deşifre edilmesi güvenirlilik açısından yakışıksız ve etik
olmayan bir davranıştır.
İkili görüşmelerin bu şekilde toplum önünde tartışılması ise yadırganacak
bir davranıştır. Durum bu minvalde olunca kimse kimseyle ikili görüşmelerde
bulunmayacak ya da karşısındaki kişiye belli konularda düşüncelerini
açıklamaktan kaçınacaktır. Deyim yerinde ise “sütten ağzı yanan yoğurdu
üfleyerek yemeyi tercih edecektir”.
Etik olmayan davranışlar topluma yarar yerine zarar getirecek. Fikir ve
düşünceler enine boyuna tartışılmayacak, hatta kimileri kenara çekilecek sadece
olan biteni seyredecektir.
Bu tür ve benzeri oluşabilecek olumsuzlukların yaşanmaması için yazar ve
yorumcuların üyesi bulundukları platformları olması gerektiği gibi kullanmaları
ve tartışmaların “tartışma ölçütü” kavramı içinde yapılması kaçınılmazdır.
Herkesin şapkasını önüne koyup bir kez daha düşünmesi gerektiği kanaatini
taşımaktayım.
İyi bir “tartışma kültürü” ortamının bireylere kazandıracağı ile aksi
durumu kıyaslamak ise değerli okuyuculara kalmaktadır.
Sonuçta söylenecek tek söz var.
Yaşamımızda farklı düşünce ve yaşam tarzı olduğunu unutmamak lazım. İnsanlar, bir diğerini ötelemeden huzur içinde birlikte yaşama seçeneğini benimsemelidir.
Çok doğru anlamışsınız hocam, birde bol keseden sallayan mı dersin, klavye delikanlıları mı dersin her çeşit yazı görmek mümkün malesef
YanıtlaSilAynen öyle maalesef. Teknoloji insanları bu duruma getirdi desek mi yoksa insanlar böyleydi de internet sayesinde bunu yazıya mı dökmeye başladı. Her ne olursa olsun, yazdığını bir insan iyi düşünüp yazmalı.
SilHocam elinize emeğinize sağlık. Yazdıklarınızın tamamına katılmakla birlikte naçizane benim de hoş karşılamadığım paylaşımlara yapılan yorumlarda fikri olanların kendi fikirlerini kayıtsız şartsız kabul edilmesi gerektiği yönünde ısrarcı olması. Diğer yandan tartışma kültürümüzün gelişmemiş olması sebebiyle bizim tartışmalarımız polemik yapmaktan öteye gitmiyor. Oysa farklı fikirler, karşılıklı tartışılarak gerçek doğruya ulaşılır.
YanıtlaSilDüşüncenize katılıyorum Saygıdeğer Hanife Hanım kardeşim. Siz de yazılarınızda bunu sıklıkla dile getiriyorsunuz zaten. Selam ve saygılar.
Sil