Anadolu
toprakları kültür açısından her zaman büyük önem taşıdı. Uzak coğrafyalardan
birçok topluluk bu topraklara yerleşti. Günümüze ulaşan izler bıraktı. Dönemsel
kalıntılar, anıtlar; ülkemizin ve dünyanın ortak kültürel zenginliği olarak
günümüzde de ilgi odağı olmaya devam ediyor.
Bozkırın ortasında kimi zaman kurgunun gerçek, gerçeğin kurgu olarak sunulduğuna şahit olundu.
Anadolu
bozkırlarında kavruk yüzlü, nasırlı elleri ile geleceğe can vermeye çalışan
insanların; acılarını, özlemlerini, hasretlerini, sevdalarını buldukları
türküler vardır.
Hepimizin
bir şekilde sessizce dinleyip kendinden bir şeyler bulduğu, bulmaya çalıştığı
türküler.
Ağıtlar,
bozlaklar, uzun havalar.
İşte
bunlardan en çok sevdiğim bağlama eşliğinde türkücünün dudaklarında yavaş lakin
etkili bir şekilde etrafa yayılan uzun havalardır.
Onlardan
her daim kendimden bir şeyler bulmuşumdur.
Bağlamanın
sesini büyük bir dikkatle, tam bir sessizlik içinde dinlemek gerekir.
Müziğin
sesi uzaklardan gelen bir sel gibi akar, duvarların aralıklarından sızar,
kalplerimizi coşturur.
Yüreğimizde
iç sızlatıcı garip bir etki bırakır, hüzünlenmemizi sağlar.
Müziğin
çarpıcı etkisi hem kendinize hem de başkalarına karşı bir acıma duygusu
uyandırır.
Dinleyenler
içlerine kapanır, sessizce dinler, oturdukları yerde kıpırdamadan durur;
büyükler de yüzleri ellerinde saklamaya çalıştıkları acılarıyla hüzünlenirler.
Müzik
evrenseldir.
Gitarın
sesi, neyin sesine; kemanın sesi bağlamaya karışır.
Bunları
niye yazdım?
Her
insanın mutlaka kendinden bir şeyler bulduğu, bulmaya çalıştığı şeyler vardır.
Bu
bazen bir kitaptır okunur; bazen bir müziktir dinlenir, bazen bir sanat
eseridir imrenerek bakılır; bazen bir sinema filmidir, dizidir ilgiyle izlenir;
bazen bir tarihi eserdir gezilip görülür.
Herkes
kendinden bir şeyler bulmaya çalışır, hoş bir vakit geçirmenin telaşındadır.
Demokrasilerde
belli kesimlerin isteği ile müdahalesi ile gazete, tarihçi geyikleriyle bu
durum değiştirilemez.
Merhabalar Hüseyin Hocam.
YanıtlaSilÇok güzel ve yanık bir konuyu blog sayfanıza taşımızsınız. Çok güzeldi. Kaleminize ve emeğinize sağlıklar dilerim.
Ben de müziğin enstrümanları (bağlama,keman,kabak kemane, gitar, ut) ile çok uğraştım.
Belli kesimlerin isteği ve müdahalesi ile bu durumun değiştirilemeyeceği düşüncenize aynen iştirak ediyorum.
Selam ve saygılarımla.
Merhaba Recep bey,
SilMüzik evrensel bir sanattır. İsteyen istediği enstrümanları ve müziği icra etmeli. Kadim Anadolu topraklarında bağlama vazgeçilmezdir. Uzun havalar Bozkırın sıcağında var olma mücadelesi veren İnsanların sesidir. Selam ve saygılar.