Penceremden o vakitsiz karanlığı
seyrediyorum,
Göğsümün sol yanında ağır bir
sızı.
Öfkeyle karışık bir hüzün
Kahrolası bir acı.
Dağlarla çevrili dört duvar
arasında
Güneşe doğru
Serçelerin havalanışı
Sanki bir öfke yangını.
Solgun, çaresiz ve hüzünlü
Yüreğimdeki aşk
Sanki dumanlı bir hatıra.
Doğmadan titrek sahillere henüz,
İnerken uzaklardan uçurumdan aşağı
Kaybetme gözlerindeki ışık
dalgasını
Bir gün yıldızlara ulaşacak,
Zalim yüreklere inat.
Ne kadar güzel bir şiir yine. Bence bu şiirler bir kitap olmalı. Hikayeler de. Yüreğinize sağlık. Selamlar, saygılar.
YanıtlaSilTeşekkür ederim Müjde kardeşim. Seninde yazdıkların çok güzel. Bizden de selam ve saygılar
SilMerhabalar.
YanıtlaSilYüreklerde yeşeren ve gönüllerde yaşayan duygularımız kelimelere yüklenirken satırları, satırlar da şiirleri oluşturur. Güzel bir şiirdi sayın hocam. Kaleminize, emeğinize ve gönlünüze sağlıklar dilerim.
Umudunu kaybeden, yaşama azmini de kaybeder. Umutlar, gözlerimizdeki ışık kümesine yüklenir. Kaybolmayan umutları o gözlerde görürüz.
Selam ve saygılarımla.
Merhaba Recep bey,
SilYorumunuza aynen katılıyorum. Umutsuzluğa kapılmamak için, yürüdüğümüz yol haritasında mücadele etmek lazım. Lakin, bazen umutlarımız heba oluyor. Umut varlığımızı devam ettirmekte tutunacak dalımızdır. Selam ve saygılar
Günler ardı ardına geçerken zamanı da istediğimiz gibi kullanamıyoruz Hüseyin Hocam. Ağır çekime alınmış hayatlar çağın hızını yakalamakta zorlanıyor sanırım.
YanıtlaSilYüreğinize, emeğinize sağlık, ne güzel bir şiir dile gelmiş duygularınızla.
Hele son üç dize çok anlamlı.
Zalimlerin, zulümlerin, savaşların en aza indiği bir dünya özlemiyle...
Doğru dersin Makbule öğretmenim. Ağır çekime de alınsa, yürümekte zorlansak da doğru bilinen yol ışığımız olacak her daim. Doğru bildiklerimizi bilimin yol göstericiliğinde dile getirmeye, bazen bir cümle ile, bazen bir şiir dizesi ile devam edeceğiz. Selam ve saygılar öğretmenim.
Sil