12 Ağustos 2025 Salı

DÜNDEN BUGÜNE DEĞİŞİM


 On binlerce yıl önce Afrika kırsalında ayağa kalkıp yürümeye başlayan insan,

aynı zamanda var olma mücadelesine de başlamıştır.
Lakin,
insanın ‘saf çağı’ dediğimiz o çağda
paylaşım esastı.
Derleyici ve toplayıcı olan insanlar bulduklarını paylaşıyorlardı.
Bu bağlamda aralarında rekabet yoktu.
Şimdi bile Afrika’nın kimi ormanlarında yaşayan yerli halklarda,
Amazon ormanlarında yaşayan toplumlarda,
Hint Okyanusunun adalarında,
modern toplumlardan uzak yaşayan kabilelerde hala bu paylaşım söz konusudur.
Adalet onlarda kendiliğinden oluşmakta, sorunlar görülmemektedir.
Modern toplumlarda,
‘ben’ merkezli anlayışın yanı sıra,
kapitalist düzenin insanın insanı yok saymaya başladığı anlayışı ne zamanki palazlandı sorunlar da o zaman başladı.
İlkel toplumlarda paylaşımlar azalmaya, toplumlar kutuplaşmaya başladığında ise sorunlar giderek hız kazandı.
Yaşananlar yeni bir şey değil.
Geçmişin külleri üzerinde yoğunlaşmakta ve zihinleri meşgul etmektedir.

2 yorum:

  1. Ben onu bilir, onu söylerim hocam, teknoloji bizi bozdu. Biz farklı açılardan algıladık bu konuyu. Aslında kendimizden ödün vermeden yaşamımızı kolaylaştırmasına izin verseydik belki bu kadar bozulmazdık. Teknoloji benliğimizi harekete geçirdi. Bencillik, hırs, kıskançlık duygularımızı kabarttı. Sonrasında da olanlar oldu. Buna emperyalist güçler, para babaları da dahil olarak, rant uğruna insanı insan olmaktan çıkardı. Kendine köle yaptı...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen haklısın. Teknolojiyi. ki özellikle telefon ve bilgisayar kullanıcılarının çeşitli platformlarda "bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanların" yazdıkları ipe sapa gelmez, polemik amaçlı, hakaretin tavan yaptığı ortamda bozulmanın dik alası yaşanıyor ne yazık ki.
      Oysa ki, bir insanda onur, haysiyet, ahlak, insan haklarına saygı olmalı.
      Selam ve saygılar Hanife kardeşim.

      Sil